İsrail’in artarda işlediği savaş suçları Filistinli sivil halk aleyhine çok sayıdaki uluslararası hukuk ihlali ve Gazze Şeridi’ndeki hukuk dışı ablukası karşısında uluslararası toplum tarafsız kalamaz ve eşit mesafeli politikalar uygulama adına mağdurla faili özdeşleştiremez. İsrail devleti tarafından Filistinlilere karşı her gün uygulanmakta olan şiddetin ve Filistin sorununun çözüm çerçevesi hakkında BM Genel Kurulu’nun bir dizi kararına aykırı bir şekilde yaşanan oldubittilerin görmezden gelinip tolerans gösterilmesi kan dökülmeye devam edilmesini körüklüyor.

Sivil halka karşı her türlü şiddeti kınayan AKEL, gerginlik ve çatışmaların tırmandırılmasına neden olan olayların çarpıtılamayacağını vurgulamaktadır. İsrail silahlı kuvvetleri Kudüs’teki kutsal yerlerin statüsüne aykırı olarak Hristiyan ve Müslüman Filistinlilere kutsal ibadet yerlerine gitmelerini yasaklayarak günlerce şiddet uyguladı. Bu durum, Doğu Kudüs’ün tarihi Şeyh Jarrah bölgesinden Filistinlileri şiddet uygulayarak kovma ve evlerine yerleşimcileri yerleştirme yönünde sürdürülen çabalar ve provokasyonlar ardından yaşanmaktadır.

İşgalin, yerinden ve yurdundan edilmenin, hukuk dışı bir şekilde nüfus taşınmasının mağdurları olan Kıbrıslılar olarak Filistin’in işgaline ve kolonizasyonuna müsamaha göstermiyoruz. İşlenen cinayetleri ve suçları örtmeye kalkışanlarla asla birlikte hareket etmiyoruz. Bu nedenle de, işgal altındaki Doğu Kudüs’te Filistinlileri hedef alan provokasyonları ve şiddeti, İsrail’in Gazze’ye hava saldırılarını kınayacak söz bulamayan Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın tavrını AKEL olarak sorguluyoruz. AB’nin Dış Politika Sorumlusunun dahi eşit mesafeli bir politika izlemeye çalışmasına rağmen, İsrail’in uluslararası insan hukuku ihlallerinin izlendiğini özünde kabul etmek zorunda kaldığı koşullarda Kıbrıs Cumhuriyeti’ni İsrail’in kör bir destekçisine dönüştürülmesi Türkiye’nin adamızdaki işgaline ve kolonizasyonuna karşı halkımızın verdiği mücadeleye destekte kayıp dâhil, sadece yeni acılara ve zorluklara yol açacaktır.

AKEL kahraman Filistin halkıyla tam dayanışmasını ifade etmektedir ve uluslararası toplumun derhal Filistin halkını savunmak için harekete geçmesini gerektiğini tekrarlamaktadır. İsraillilerin ve Filistinlilerin barış içerisinde yaşamaları ve Orta Doğu’nun bu çalkantılı bölgesinin huzur bulması için tek çözüm İsrail’in işgalinin ve kolonizasyonunun derhal sona ermesi ve başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırlarında bağımsız yaşayabilir bir Filistin devletinin derhal tanınmasıdır.