Home  |  Açıklamalar   |  LGBTİ bireylerin hakları doğdukları andan itibaren her bireyin sahip olduğu, verilmesi ve kabul edilmesi gereken insan haklarıdır

LGBTİ bireylerin hakları doğdukları andan itibaren her bireyin sahip olduğu, verilmesi ve kabul edilmesi gereken insan haklarıdır

Dünya Homofobi, Bifobi ve Transfobi ile Mücadele Günü vesilesiyle AKEL, toplumun geri kalanının kendisini olgun hissedip hissetmemesinden veya siyasi maksatların buna izin verip vermemesinden bağımsız olarak, LGBTİ bireylerin haklarının doğdukları andan itibaren her bireyin sahip olduğu, verilmesi ve kabul edilmesi gereken insan hakları olduğunu bir kez daha vurgulamaktadır.
Ülkemizde binlerce ve dünyada milyonlarca insan cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri nedeniyle şiddete, ayrımcılıklara ve sosyal aşağılanmaya maruz kalmaktadır. Hukuksal çerçevelerde, devletin ve kurumların uygulamalarında, toplumun algı ve anlayışlarında kök salmış halde hala daha var olmaya devam eden şiddetin, kurumsal ayrımcılıkların, önyargıların ve basmakalıp anlayışların ortadan kaldırılması hedefiyle ülkemizde de uzun vadeli bir planın yaşama geçirilmesi gerekmektedir.
Anastasiadis-DİSİ hükümeti bu konuda da daha öncesinde ilan ettiği vaatlerini ve üstlendiği taahhütlerini yaşama geçirme ve önemli taleplere yanıt verme yönünde ne yazık ki ilerlemedi, ilgisiz kaldı ve başarısız oldu. Cinsiyet kimliğini tanıma hakkındaki yasa tasarısı, bakanlıklar arasında yıllardır beklemede ve LGBTİ topluluğunun talepleri hakkında DİSİ tutumunu açıkça ortaya koymaktan kaçınmaya devam ediyor.
Gericiliğe, muhafazakârlığa ve nefrete karşı Sol eşitlik, dayanışma ve ilerleme değerleriyle cevap veriyor. AKEL, (yasal mevzuat, çalışma, eğitim, sağlık, spor, barınma, sığınma, özel ve ailevi yaşam vb.) kamusal ve özel hayatın tüm alanlarında yasal düzenlemelerin, önlemlerin ve eylemlerin yer aldığı kapsamlı bir ağı da içeren LGBTİ bireyler için bir Ulusal Eylem Planı’nın detaylı bir şekilde hazırlanmasını ve yaşama geçirilmesini talep etmektedir. Homofobik ve transfobik nefret söylemiyle ilgili yasal çerçevenin güçlendirilmesine ve etkin bir şekilde uygulanmasına yönelik talebimiz AKEL’in önceliklerinde özel bir önem taşımaktadır. Çalışma yaşamında ayrımcılıklara karşı mücadele edilmelidir. Evlat edinmede ve tüp bebek uygulamalarında ayrımcılıklara son verilmelidir. Cinsiyet kimliğinin yasal olarak tanınması yönünde ilerlenilmelidir.
PREV

Tek çözüm İsrail’in Filistin topraklarındaki işgaline ve kolonizasyonuna son verilmesidir

NEXT

Kiprianu: Dünyayı değiştirmeliyiz ve bunu başarana kadar durmayacağız