Home  |  Açıklamalar   |  Stefanos: Türkiye’yi Müzakere Masasında Sınıyor muyuz?

Stefanos: Türkiye’yi Müzakere Masasında Sınıyor muyuz?

Kıbrıs Sorunu Hakkında AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu Tarafından Yapılan Açıklama

Türkiye’nin tehditlerde ve tahrik edici hareketlerde bulunması sadece şimdi yaşanmıyor. Bu yıllardır yaşanan kabul edilemez bir olgudur ve AKEL olarak bunu defalarca kınadık.

Sorulması gereken soru, “Türkiye’ye karşı sadece kınamalarda mı kalıyoruz yoksa Türkiye’yi müzakere masasında sınıyor muyuz?” sorusudur.

Kıbrıs sorununun uluslararası yanına-yani Türkiye’nin hesap vereceği güvenlik konularına- ilişkin özlü görüşmelerin yapılması için, bizim yapmamız gereken, elbette ki üzerinde anlaşmaya varılmış çerçevede ve çözüm ilkelerinde tutarlı olmaya devam ederek, müzakere masasında ilerleme sağlanması için her olanağın değerlendirilmesi olmalıdır.

Bu somut meselelerde Türkiye’nin uluslararası alanda destek bulmadığını da kaydediyoruz.

Cumhurbaşkanına yönelik eleştiriler

Hükümettekiler Cumhurbaşkanı’nın seçimler nedeniyle Kıbrıs sorununda sergilediği tutum değişikliklerini örtbas etmek için, Cumhurbaşkanı aleyhine eleştirilerin müzakerelerde onun elini zayıflattığı ve tarafımıza sorumluluklar yüklediği yönünde çok fazla kullanılan safsatayı öne sürmeye başladılar.

Eğer sorumluluklar yüklenecekse, bu, müzakereler çıkmaza girdiği takdirde, uluslararası faktör tarafından yapılacaktır. Ve bu içte neler denildiği kriter alınarak değil, tarafların müzakere masasında ne yaptıklarına bakılarak yapılacaktır.

Cumhurbaşkanı’nın sorumluluğu ilerleme sağlanması için müzakereleri değerlendirmesidir. Diğer tarafın buna olumlu karşılık verip ilerleme sağlanması iyi olacaktır. Aksi takdirde diğer tarafın uzlaşmazlığı ortaya çıkacak ve kaydedilecektir. Bu, daha sonraki gelişmeler açısından önem taşımaktadır.

2010’dan 2012’ye kadar 2 yıl boyunca Sn. Eroğlu nedeniyle Kıbrıs sorununda ilerleme olmadığını kaydediyoruz. Geçmişte başka seferlerde olanın aksine, sonuçlardan dolayı hiç kimse tarafımızı suçlamadı.

Ayrıca Türkiye’nin tehditlerine rağmen, Kıbrıs Cumhuriyeti şu ana kadarki tek yatağın tesbiti ve sondajı yönünde o dönemde ilerledi.

Hükümettekilerin Kıbrıs sorununda sergiledikleri tutum değişikliklerini başarısız bir biçimde örtbas etmeye çabalamak yerine, çözümün başarılmasına odaklanmaları gerekir. Özellikle şimdi bir ilerlemenin görüldüğü koşullarda bunu daha da büyütme çabası içinde olmamız gerekir.

AKEL Basın Bürosu,  9 Mayıs 2017

PREV

Faşizme Karşı Zafer Halkların Gücünün Karşısında Hiç Kimsenin Yenilmez Olmadığını Hatırlatıyor

NEXT

Stefanu: AKEL, Müzakerelerin Gelişimine İlişkin Endişe Duyuyor