AKEL devleti engelli bireylerin Radyomaraton hakkında söylediklerine kulak vermeye çağırıyor
AKEL engelli bireylerin Radyomaraton kurumuna yönelik güçlü itiraz ve tepkilerini devletin dikkate alması yönündeki çağrısını bu yıl da tekrarlıyor.
Radyomaraton’da engelli bireylerin eşit yurttaşlar olarak değil de hayırseverliğin nesneleri olarak gösterilerek, çağdışı ve aşağılayıcı kalıpların yeniden üretildiğine dair engelli bireylerin sesleri duyulmalıdır.
Bu kurumun iletişimsel sömürüsüne ve bu şekilde her yıl yaptığı hayırseverlik reklamına son verilmelidir.
Devlet ve her dönemde görevdeki hükümet engelli bireylere yönelik sosyal politikanın kendi sorumluluğu ve yükümlülüğü olduğunu, bunun yerine özel inisiyatiflerin veya gönüllü kuruluşların koyulamayacağını anlamalıdır.
Sosyal kuruluşların gönüllü faaliyetleri devletin rolünü tamamlayıcı nitelikte olmalı ve her şeyden önce engelli bireylerle ilgili çağdaş politikalara ve anlayışlarla uyumlu olmalıdır.
AKEL, söz konusu kurumun para toplama sürecine katkıda bulunan yurttaşların iyi niyetini ve gönüllülerin özverili katkısını takdir etmektedir.
Ancak hepimizin görevi yıllardır Radyomaraton’a ve onun topluma verdiği mesajlara ilişkin çekincelerini ve itirazlarını dile getiren engelli bireylere ve ailelerine kulak vermektir.
Söz konusu kurumun geleceğine dair kararlar alınmasını ve mevcut durumun sürdürülmemesini isteyen engelli bireyler örgütlerinin çağrılarına herkesin saygı göstermesi gerekir. AKEL bunu yapacaktır.
Kıbrıs devletinin engelli bireylere borçlu olduğu şey ne merhamet ne de acımadır.
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2011’de onayladığı BM Engelli Bireyler Hakları Sözleşmesi’nin ruhuna ve harfine tam olarak uymak devletin yasal ve ahlaki yükümlülüğüdür.
Devlet yeterli kaynaklar, kurumlar, altyapılar, yardımlar ve yasalar aracılığıyla engelli bireyler için erişilebilir altyapılar ve hizmetler, eğitimde ve istihdamda eşit fırsatlar, toplumsal ve siyasi yaşama tam katılım ve özerklik, onur ve kapsayıcılığı güvence altına alan politikaları hayata geçirmelidir.
