Limasol Limanı’nın özelleştirilmesi işlenen ve işlenmeye devam edilen bir suçtur
AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas yaptığı açıklamada, DİSİ’nin “ekonomiye hâkim” olduğunu iddia ettiğinde ne anlama geldiğini Limasol Limanı’nın özelleştirilmesinin bariz bir biçimde özetlediğini belirtti. Kukumas “Ülkenin tek ticari limanını belirli özel çıkar çevrelerine teslim ettiler ve şimdi tarifelerdeki keyfi ve art arda yapılan artışlar limanın ekonomik faaliyetine ağır darbeler vuruyor ve bunun bedelini yine Kıbrıs halkının sırtına yükleniyor. Limasol Limanı, hükümetin iddia ettiği gibi rekabetçi ve bölgesel bir merkez olmak yerine, tüm bölgedeki en pahalı limanlardan biri haline gelirken sonuç limanı kullanan tüccarların ve genel olarak ekonominin zarara uğraması olmaya devam ediyor” dedi.
Limasol Limanı’nın özelleştirilmesine ilişkin anlaşmanın cezai suç teşkil edebilecekleri noktada skandal şeklinde ülke açısından zararlı hükümlerle dolu olduğunu bir kez daha hatırlatan AKEL Basın Sözcüsü Kukumas, bu durumun aslında yaklaşık 5 yıldır Başsavcılığın elinde olan Sayıştay Raporu’nda belgelenmiş olduğunu da sözlerine ekledi. Ama ülkenin çıkarları aleyhine işlenen ve işlenmeye devam edilen bu suç karşısında ne Sayıştay Raporu’nun, ne Meclis Ticaret Komitesi raporlarının, ne de AKEL Genel Sekreteri’nin geçen yılki mektubunun devletin Hukuk Dairesi’ni görevini yapması için harekete geçirmemiş olduğunun altını çizen Yorgos Kukumas, DİSİ’nin, şimdiki ve eski ve eski bakanları ve aynı zamanda Cumhurbaşkanı adayları Averof Neofitu ile Nikos Hristodulidis’in izlemiş oldukları politikaların bedelini yine halkın sırtına yüklediklerini ifade etti.
