İnsanlık Holokost’u ve faşizmin karanlığını hatırlamalı

 

27 Ocak, Sovyet Kızıl Ordusu’nun 1945’te Polonya’nın Auschwitz kentindeki Nazi toplama kampında tutulanları kurtardığı ve Holokost cehennemine son verdiği gündür. Bu nedenle Birleşmiş Milletler tarafından Holokost Kurbanlarını Anma Günü olarak seçilmiştir. AKEL, Nazi ölüm makinesinin ana hedefi olan milyonlarca Yahudi’nin yanı sıra toplama kamplarında can veren, büyük acılar çeken komünistlerin, anti-faşistlerin ve sosyalistlerin, aydınların ve sendikacıların, Romanların ve etnik azınlıkların, eşcinsellerin, engellilerin ve faşizmin hedefi olan binlerce kişinin anısını saygıyla anmaktadır.

 

İnsanlık faşizmin karanlığını, Holokost’u, krematoryumları, toplama kamplarını, Nazilerin işgalleri altındaki ülkelerde yaptıkları zulmü, İkinci Dünya Savaşı’nın açlığını ve yoksulluğunu hatırlamalıdır. Nazizm’in iftira dolu komplo teorileri, zulümler ve pogromlarla başlayıp, toplumu zehirleyerek kendi gücünü arttırmak için antisemitizmi yakıt olarak kullandığını da insanlık hatırlamaktadır. Bu nedenle tarihsel revizyonizmin günümüzdeki versiyonları, Holokost’u ve Nazilerin diğer suçlarını inkâr etme ve/veya göreceleştirilme teşebbüsleri ve hatta çeşitli Avrupa ülkelerinde Nazi işbirlikçilerinin kahramanlaştırılması Tarihe hakaret ve insanlığın geleceği için de tehlike teşkil etmektedir. Gazze’deki savaşın arka planında şiddet ve nefret yeniden türetilerek İslamofobi gibi antisemitizm vakalarında da artış yaşanması da ayrıca endişe vericidir.

 

Aynı esnada, savaş karşıtı gösterileri, Filistin halkıyla dayanışmayı ve İsrail devletinin işgalci politikasına yönelik eleştirileri İsrail hükümetinin ve müttefiklerinin kasıtlı olarak çarpıtıp antisemitizm olarak gösterme teşebbüsleri de kesinlikle kabul edilemezdir. Avrupa’nın ​​aşırı sağı ve Nazilerin siyasi torunları Netanyahu’nun ve barbar savaşının yanında yer alırken, İsrail devletinin Filistinlilere karşı işlediği suçlara karşı dünyanın dört bir yanında aylardır protesto gösterileri yapan on binlerce Yahudi’nin kabul etmeyi reddettikleri iğrenç propaganda tam da budur.

 

AKEL antisemitizmin ve İslamofobi, cinsiyetçilik, homofobi gibi insan düşmanı ırkçı ideolojilerin yanı sıra antikomünizmin de günümüzde demokratik özgürlükleri, barışı, emekçilerin kazanımlarını ve insan haklarını yine tehdit eden neofaşizmin ve aşırı sağın bileşenleri olduğunun altını çizmektedir.