Güvenlik Konseyi’nin kararı hakkında AKEL Basın Bürosu’nun açıklaması
Güvenlik Konseyi’nin yeni kararı hakkında yaptığı açıklamada AKEL Basın Bürosu bu kararda, beklendiği gibi, UNFICYP’in görev süresinin altı ay daha yenilenip, önceki kararların olumlu hususlarının yinelendiğini kaydetti.
Kararda, diğer hususların yanı sıra, Varoşa hakkında 550 ve 789 sayılı kararlara atıfta bulunulduğu, Strovilya’daki statükoya geri dönülmesinin talep edildiği belirtilen açıklamada, Kıbrıs sorununun çözümüyle hidrokarbonların iki topluma da yarar sağlayacağı doğru tespiti dışında, kararda gerek Türkiye’nin Varoşa’ya yönelik hareketlerinin kaydedilmemesinin, gerekse Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde Türkiye’nin tahrik edici hareketlerinin açıkça kınanmamasının olumsuz olduğuna da işaret edildi.
AKEL Basın Bürosu açıklamasında, Güvenlik Konseyi’nin kararının özünde bu kez vurguyu UNFICYP’in barışı koruma rolüne değil, İyi Hizmetler Misyonu üzerine yaptığının açıkça görüldüğünü ifade etti.
AKEL Basın Bürosu statükonun sürdürülebilir olmadığının bir kez daha altını çizen Güvenlik Konseyi’nin Berlin’de yapılan üçlü buluşmayı selamlayarak, Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında, 11 Şubat 2014 tarihli Ortak Açıklama’da, varılan görüş birliklerinde ve 30 Haziran 2017 tarihli Guterres Çerçevesi’nde belirtildiği şekilde siyasi eşitliğe sahip iki bölgeli iki toplumlu bir federasyona olan bağlılıklarını Berlin’de her iki tarafın da yeniden teyit ettiklerini hatırlattığını kaydetti.
Ayrıca BM Genel Sekreteri’nin aşamalı, özlü ve sonuç odaklı müzakereler için bir başlangıç noktası olarak görev koşulları hakkında anlaşmaya varılması yönünde çabaları aciliyet duygusu ile hızlandırma taahhüdünün Güvenlik Konseyi’nin kararında memnuniyetle karşılandığını kaydettiği açıklamasında AKEL Basın Bürosu, Güvenlik Konseyi’nin iki lidere de başarıya ulaşacak bir süreci daha zor hale getirecek söylem ve hareketlerden kaçınmaları, varılan görüş birlikleri hakkında olumlu mesajlarla iki toplumu da çözüme hazırlamaları ve havayı iyileştirmeleri çağrısında bulunduğunu, temel konularda daha fazla görüş birliğine varılması için iki liderin de çaba ortaya koymalarını istediğini belirtti.
AKEL Basın Bürosu Güvenlik Konseyi’nin kararında geçiş noktaları hakkında duyulan endişenin dile getirildiğini, koordine edilmemiş kararlarla ve geçiş noktalarının uzun süre kapanmasıyla geriye doğru bir gidiş tehdidinin olduğuna işaret edildiğini, geçiş noktalarının mümkün olan en kısa sürede açılmasını istediğini ve her iki tarafı da gerekli olan sağlık önlemlerini aşmayacak şekilde bu konuyu ele almaya çağırdığını dile getirdi.
Çözüm odaklı özlü müzakerelerin yeniden başlaması için uzlaşmaya varılması konusunda BM Genel Sekreteri’nden 10 Ocak 2021 tarihine kadar raporunu sunmasını isteyerek sona eren kararda, iki liderden bu kararın uygulanmasına yönelik olarak atacakları adımlarla İyi Niyet Misyonu’na yazılı bilgilendirmeler sunmalarının istendiğini ifade eden AKEL Basın Bürosu, sonuç olarak, AKEL’in sürekli bir biçimde yılmadan, yorulmadan uyardığı gibi, zamanın daraldığını ve işgal altındaki bölgede seçim sürecinin tamamlanmasıyla çözüm çabasının doruğa ulaşacağını ve herkesin üzerine düşen sorumlulukları üstlenmesi gerektiğini BM Güvenlik Konseyi’nin bu kararıyla teyit ettiğini kaydetti.
AKEL Basın Bürosu Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in bu kararda yer alan güçlü mesajlara odaklanması, pozitif söylemi benimsemesi ve her şeyden önce Guterres Çerçevesi temelinde özlü bir müzakereye hazır olması gerektiğini belirtti.
29/7/2020
