Cumhurbaşkanı Adının Taksimle Anılmasını İstemiyorsa Çözüm İçin Yalpalamadan Net Bir Şekilde İlerlemelidir
AKEL Politbüro üyesi ve Kıbrıs Sorunu Bürosu Sorumlusu Tumazos Çelebis “Astra” radyosuna yaptığı açıklamada, taksime doğru gidişatın önünü kesmek için iki liderin sorumluluklarını üstlenmeleri gerektiğine işaret etti. Çelebis, görüşmeler yeniden başladığında pek çok şeyin aynı durumda olmayacağı yönünde AKEL tarafından Crans Montana’nın hemen ardından yapılan uyarıların ne yazık ki bir kez daha doğruluğunun görüldüğünü söyledi.
İki tarafın da önerilerini geri çektiklerini ve özellikle Kıbrıstürk tarafının sunmuş olduğu haritayı geri çektiğini kaydeden Tumazos Çelebis, Guterres Çerçevesi’yle Omorfo çözümden sonra Kıbrısrum yönetimi altında olacakken ve Kıbrısrum tarafının beklentilerine yakın olan o haritanın tekrar masaya dönmesinin kolay olmayacağını belirtti. Çelebis, Antonio Guterres’in önerdiği çizgi izlendiği takdirde Akıncı’nın eski çizgisine döneceği, aksi takdirde durumun kötüleşeceği değerlendirmesinde bulundu. Sn. Akıncı’nın sürecin sonu açık olmayan somut bir takvime bağlı olmasına yönelik beyanlarının kendisine hatırlatılması üzerine Tumazos Çelebis, tüm bunların müzakere sürecinde yaşanan çöküşten kaynaklandığını ve bundan sonrasında her şeyin çok daha zor olacağını söyledi.
Çelebis, eğer Cumhurbaşkanı’nın taksimle adının anılmasını istemiyorsa, yalpalamadan ve net bir biçimde ilerlemesi gerektiğini vurguladı.
Müzakere grubunda yer almayı kabul edip etmeyeceğine ilişkin bir soruya yanıtında da Çelebis, herhangi bir davet almadıklarını ve niyeti hakkında artık ikna etmesi gerekenin Cumhurbaşkanı’nın kendisi olduğunu söyledi.
6 Şubat 2018
