POGO’nun “Dayanışma ve Mücadele – Birlikte başarabiliriz” konulu halk gecesinde AKEL M.K. Genel Sekreteri Andros Kiprianu tarafından yapılan konuşma
Bu akşamki etkinliğinize AKEL Merkez Komitesi’nin en içten selamlarını getiriyorum ve bu etkinliği gerçekleştiren POGO’yu tebrik ediyorum.
Bu zor dönemde, kadınların sosyal ve siyasal yaşamda, kadınları ücretli köleliğe ve mutfağa hapseden sınıfsal ve cinsiyetsel sömürüye son verilecek olan aydınlık yarınlar için mücadelede en ön saflarda yer almaları her zaman olduğundan daha büyük bir gereksinimdir.
Kıbrıs’ın öncü kadın örgütü POGO gerek Kıbrıs içinde gerekse dışında kadınların yaşamaya devam ettiği tüm bunlara karşı mücadeleye devam etmektedir. Bugünkü etkinlikte bunun bir kanıtıdır. Aynı zamanda ülkemizin içinde bulunduğu çok zor koşullarda güçlüklerle karşı karşıya olan her etnik kökenden Kıbrıs kadınlarına yönelik bir mesajdır. Bugün emekçi ve işsiz kadınlar ekonomik krizi çok yönlü bir biçimde yaşamaktadırlar.
Hristofyas hükümeti döneminde kadınların talepleriyle ilgili olarak ileriye doğru önemli adımlar atıldı. Çalışma yaşamında ayrımcılığa karşı mücadele edildi ve iki cinsiyet arasında çalışma ücretlerindeki fark önemli derecede azaltıldı. Ağırlıklı olarak kadınların çalıştığı sektörlerde asgari ücret art arda arttırıldı ve hamile kadınların korunmasına yönelik olarak yasal çerçevede olumlu değişiklikler yapıldı.
Dileğimiz, bugünkü hükümetin de bu politika üzerine inşa etmesidir. Ancak maalesef durum böyle görünmemektedir. Tam aksine, Anastasiadis hükümetinin halk karşıtı politikaları nedeniyle kadınlar daha da zor bir konumda bulunmaktadır. Bunları derken, sadece, çalışanların ve emeklilerin ücretlerinin azaltılmasından söz etmiyorum. Gerek çok çocuklu, gerek tek ebeveynli aileler, gerekse emekliler bugün tedavi ve ilaç hizmetleri için iki misli ödemede bulunma durumuyla karşı karşıya bulunmaktadırlar. Dükkânların çalışma saatlerinin arttırılması gibi daha genel politikalar ve hükümetin aksi yönde beyanlarına rağmen tek yanlı kararlarla devlet kreşlerinin kapatılması çalışma yaşamının ve ev işlerinin yükleri arasında denge sağlanmasında emekçi kadınlara hiç de yardımcı olmamaktadır. Ayrıca Kadın Hakları Ulusal Mekanizması’na her zaman sunulan ekonomik desteğin %50 oranında düşürülmesi yönünde hükümetin aldığı karar da bu politikaların bir göstergesidir.
Tüm bunlar Sayın Anastasiadis’in Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesinin ardından biçimlendirilen sosyoekonomik sahneden bağımsız değildir. Kapalı kapılar ardında tek yanlı olarak önemli kararlar alınmakta, düne kadar bildiğimiz yaşamımız toptan değiştirilmektedir. Traşlamanın kabul edilmeyeceğine dair Sayın Anastasiadis’in taahhüdü vardı. Sonuçta traşlama yapıldı. Özelleştirmelerin yapılmasının söz konusu olmadığına dair taahhüt vardı. Sonuçta hükümet kârda olan yarı kamusal organizasyonların özelleştirilmesi yönünde ilerlemek için danışman tayin edecek. Ekonomik sorunlara karşı koyabilmek için önerilerinin, hatta verilecek kredilerin dahi hazır olduğuna dair taahhütleri vardı. Her geçen gün böylesi bir şeyin olmadığı açıkça kanıtlanmaktadır. İşsizlik tehlikeli bir biçimde artmakta, Memorandum’un halk karşıtı sonuçları giderek daha da hissedilir hale gelmektedir. 2013 Mart’ında Eurogroup’ta alınan kararların sonuçlarına karşı koyulabilmesi için, AKEL olarak, hükümete ve tüm siyasal güçlere önerilerimizi sunduk. Memorandum’un çıkmazından kurtulmamızın yollarının bulunmasının yolarının bulunması niyetiyle derinlemesine tartışmaya, halkımızın ilerleyeceği yolu kendisinin belirlemesi için işbirliği yapmaya hazır olduğumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. Ancak ne yazık ki, hükümetten hiçbir yanıt almadık.
Kıbrıs sorununa ilişkin olarak ortaya konulacak olan tutumların ekonomiyle ilgili konularda ortaya konulanlardan daha iyi olmasını ümit ediyoruz. Hükümet tarafından gerekli bilgilendirmenin yapılmasını, kolektiflik ve işbirliği niyeti gösterilmesini ümit ediyoruz. Pek çok kez belirttiğimiz gibi, adil, yaşayabilir ve işler bir çözümün sağlanması yönündeki çabaları güçlendirmek için çalışmaya hazırız. BM kararları ve Doruk Anlaşmaları temelinde bir çözüme ulaşılmalıdır. Çözüm, BM kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitlikli iki bölgeli, iki toplumlu federasyonla Kıbrıs’ı yeniden birleştirmeli ve tek egemenlikli, tek vatandaşlıklı, tek uluslararası kimlikli bir devlet kılmalıdır. Askersizleştirilmiş, barış içinde ve yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ta halkımızın kendi geleceğini özgür bir biçimde inşa edebilmesi için AKEL olarak tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Büyük ve çetin mücadeleler bizi beklemektedir. Bu mücadelelerde POGO’nun en ön saflarda yer alacağından eminim. Bugünkü etkinliğiniz iki önemli mesajı göndermektedir: içinden geçtiğimiz bu zor dönemde, dayanışma, karşılıklı destek ve insancıllık tekrar dikkatimizin merkezinde olmalıdır. Ancak sadece bunlar yeterli değildir. Kazanımları ve hakları çiğneyen, halkımızı belirsiz bir geleceğe mahkûm eden politikalara karşı örgütlü bir biçimde siyasal ve sosyal mücadeleler vermemiz gerekmektedir. Kadınların katılımı olmaksızın bu mücadelede başarılı olamayız. Bunun için de AKEL her zaman POGO’nun yanında olacak, kadın hareketini verdiği mücadelelerde destekleyecektir.
Faaliyetlerinize devam etmenizi ve başarılı olmanızı diliyorum.
13.9.2013