Yorgos Lukaidis “Haravgi” gazetesinin sorularını yanıtladı

 

AKEL-Sol-Yeni Güçler Meclis Grubu Sözcüsü Yorgos Lukaidis “Haravgi” gazetesinde yayınlanan röportajda gazeteci Mihalis Mihail’in sorularını yanıtladı.

 

AKEL seçim mücadelesine iyimserlik ve kararlılıkla giriyor

 

“2026 Milletvekilliği seçimleri için AKEL’in aday listesi hazırlıklarıyla ilgili süreç hangi aşamada ve adayların seçiminde hangi kriterler göz önünde bulunduruluyor?” sorusuna verdiği cevapta Yorgos Lukaidis “Tüm ilçelerde aday listelerinin Kasım ayı sonuna kadar tamamlanması hedeflenerek çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Aday listelerimizin Parti’yi, Halk Hareketi’ni ve daha geniş anlamda Sol’u ifade etmesini, ama aynı zamanda ülkenin tüm ilerici dünyası için seçenek olmasını, deneyimle yenilenmeyi, gençlerin ve kadınların önemli katılımıyla dürüstlük ve sosyal faaliyetleri birleştirmesini istiyoruz” dedi.

 

“Siyaset sahnesinde ‘sistem karşıtı’ partilerin ve yeni hareketlerin ortaya çıktığını görüyoruz. Bu hareketlerin AKEL’in seçim dinamiklerini veya karakterini etkilediğini düşünüyor musunuz?” sorusuna yanıtında da Lukaidis halkı savunan, ülkemiz ve halkımız için umut kaynağı olan Sol’un gücü olarak AKEL’in bu seçim mücadelesine iyimserlik ve kararlılıkla girdiğini belirtti ve toplumda kurulu düzenden, yolsuzluklardan ve eşitsizliklerden dolayı hayal kırıklığı olduğunu ancak bu hayal kırıklığının körü körüne bir protestoya dönüşmemesi gerektiğini söyledi.

 

“Ayrıcalıklıların, çarpıklıkların ve adaletsizliklerin sistemiyle kökten çatışan tek parti AKEL’dir. Bunu sözle değil; eylemlerimizle ve tutarlılıkla ortaya koyduğumuz tutumlarla yapıyoruz” diye konuşan Lukaidis ‘sistem karşıtı’ olarak adlandırılan hareketlerden bazılarının, aşırı sağ gibi, son derece sistematik ve tehlikeli olduğuna işaret ederek, “çoğu zaman öfkeyi dile getiriyorlar, ama çözümü değil. Ancak, politik öneri ve duruş bile sunmayan diğerleri de sistem için çok elverişlidir, çünkü düzen açısından herhangi bir tehdidi oluşturmazlar. Öte yandan AKEL, toplumsal kökleri, programı ve toplum karşısında tarihsel sorumluluğuyla, gerçek bir muhalefet ve değişim gücüdür ve öyle olmaya devam edecektir. Biz kin ve nefrete yatırım yapmıyoruz. Umuda, örgütlü kolektif eyleme ve halkımızın mücadelesine yatırım yapıyoruz” diye konuştu.

 

Yurdumuzun yeniden birleşmesine yönelik bir çabayı AKEL elbette ki destekleyecektir

 

“Kıbrıs sorununda yeni ve umut veren bir perspektif oluştuğu takdirde ve Cumhurbaşkanı Hristodulidis de buna olumlu yanıt verirse, AKEL ana muhalefet partisi olarak, müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına aktif olarak destek verecek mi?” sorusuna AKEL Politbüro Üyesi Yorgos Lukaidis “Böyle bir çabayı, yurdumuzun yeniden birleşmesine yönelik bir çabayı AKEL elbette ki destekleyecektir. AKEL Kıbrıs sorununda sorumluluğun, vatanseverliğin ve istikrarın gücü olmuştur ve öyle olmaya devam edecektir. Biz partisel hesaplarla veya halkın gözünü boyama taktikleriyle değil; vatanımızın ve halkımızın, Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin çıkarlarını gözeterek hareket ediyoruz” cevabını verdi.

 

Lukaidis “Eğer Başkan Hristodulidis gerekli siyasi iradeyi gösterir ve üzerinde mutabık kalınan Birleşmiş Milletler çerçevesi temelinde esaslı müzakerelerin yeniden başlatılması yönünde istikrarlı bir şekilde hareket ederse, AKEL bu çabayı aktif olarak destekleyecektir. İlerlemeye yol açabilecek her girişimi daima yaptığımız gibi olumlu ve yapıcı bir tutum sergileyerek destekleyeceğiz” diye konuştu.

 

Ancak bu desteğin susmak veya açık çek vermek anlamına gelmediğinin de altını çizen Yorgos Lukaidis bunun doğru yönde ilerlenmesi için tutarlılıkla ve net bir söylemle baskı yapmak anlamına geldiğini ifade etti ve “tek kabul edilebilir çözüm zemininin BM kararlarında ve üst düzey anlaşmalarında belirtildiği şekilde, siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli iki toplumlu federasyon olduğunu hatırlatmaktan geri durmayacağız” dedi.

 

Yorgos Lukaidis görüşmelerin Crans Montana’da kalınan yerden ve Guterres Çerçevesi temelinde devam etmesinin tek gerçekçi perspektif olduğunu ifade etti ve “Cumhurbaşkanı eğer kamuoyu önünde beyan ettiklerini gerçekten yapacağını kanıtlar ve bunları pratikte de hayata geçirirse, AKEL vatanımızın kurtuluşu ve yeniden birleşmesi için böylesi bir çabayı sadece desteklemekle kalmayacak, aynı zamanda somut öneriler ve siyasi inisiyatiflerle aktif olarak katkıda bulunacaktır. AKEL’in istikrarlı pusulası budur” diye ekledi.

 

Herkes imkanlarına göre vergi ödemeli ve ihtiyaçlarına göre devlet tarafından desteklenmelidir

 

“2026 yılı devlet bütçesinin görüşülmesine ilişkin süreç Meclis’te başladı. AKEL’in duruşu ne olacak, dikkat ve eleştirinizi hangi alanlara yöneltmeyi düşünüyorsunuz?” sorusuna yanıtında AKEL Meclis Grubu Sözcüsü Yorgos Lukaidis “2026 bütçesi ‘sosyal’ ve ‘kalkınma sağlayıcı’ olarak sunuluyor, ama aslında gerekli toplumsal duyarlılıktan yoksun ve sadece durumu idare etmeye yönelik ve neoliberal bir bütçe” dedi. Bunun toplum artan pahalılık, konut krizi ve yoksullukla boğuşurken, devlet kasasında orantısız derecede yüksek fazlalıkların sürdüğü bir bütçe olduğunun altını çizen Lukaidis bu bütçe sosyal politikaların hayata geçirilmesi yerine devlet rezervlerini güçlendirmeyi hedefliyor; birikmiş serveti ve ayrıcalıklıları kayırarak eşitsizlikleri pekiştirirken enerji stratejisini, konut politikasını ve emekçilere desteği ihmal ediyor” dedi.

 

“AKEL tüm konularda gerçekçi öneriler sunmaya devam edecektir. Kaynakların halkın lehine yeniden dağıtılmasına, yeşil ve sosyal açıdan adil kalkınmaya, kamu sektörünün ve sosyal altyapının verimliliğini arttırmaya yönelik somut önerilerini sunmaya devam edecektir” diye konuşan Yorgos Lukaidis gündemde olan en önemli konulardan birinin vergi reformu olduğuna işaret ederek “Hükümet vergi reformunu halk yanlısıymış gibi sunmaya çalışıyor ama hükümetin önerisi adil de değil, eşitlik anlayışına uygun da değil. Gelir eşitsizliklerini pekiştiriyor, dar ve orta gelirli kesimlerin yükünü arttırıyor ve büyük şirketlere, yüksek gelir sahiplerine ve ekonominin sözde ‘altın çocukları’na milyonlarca avro ek gelir sağlıyor” diyerek sözlerine devam etti.

 

AKEL’in Maliye Bakanlığı’na 20 maddelik kapsamlı bir öneri sunduğunu hatırlatan Lukaidis “Bizim düşüncemiz çok nettir. Vergi reformu kemer sıkma politikalarının ve ayrıcalıklı kesimlere hizmet etmenin bahanesi değil, toplumsal adalet ve servetin yeniden dağıtımı için bir araç olmalıdır” dedi.

 

“Vergiden muaf tutulacak gelir sınırının yükseltilmesi ve daha ilerici vergi ölçekleri yoluyla dar ve orta gelirli kesimlerin yükünü hafifletecek, birikmiş serveti ile büyük gayrimenkulleri ve aşırı kârları adil bir şekilde vergilendirecek, elektrik ile yakıtta ve temel ihtiyaç maddelerinde KDV’yi kalıcı olarak azaltacak bir vergi sistemini destekliyoruz” diyen Lukaidis “sözde ‘yeşil’ vergileri reddediyoruz. Vergi kaçakçılığıyla mücadele edecek ve küçük işletmelere destek sağlayacak önlemlerin alınmasını talep ediyoruz. Bizim önerimiz basit ama son derece toplumsaldır: Herkes imkanlarına göre vergi ödemeli ve ihtiyaçlarına göre devlet tarafından desteklenmelidir” diye ekledi.