Türkiye’nin Tüm Doğu Akdeniz’i Tehdit Eden Tahrik Edici Tutumu Karşısında Uluslararası Toplum Seyirci Kalamaz
Kıbrıs Sorununun Çözümü Bölgedeki Diğer Sorunların Çözümüne De Katkıda Bulunabilir
AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, Türkiye’nin bu kez Kastellorizo’nun güneyindeki ve Girit’in güney doğusundaki deniz bölgesindeki yeni yasadışı hareketlerinin elbette ki Erdoğan hükümetinin genel stratejisinin bir parçası olan Türkiye’nin saldırganlığının tehlikeli bir şekilde artışını teşkil ettiğini söyledi.
Stefanu yol açılan durumun bölge halkları ve barış açısından büyük tehlikelere gebe olduğuna işaret ederek, Türkiye’nin tüm Doğu Akdeniz’i tehdit eden tahrik edici tutumu karşısında uluslararası toplumun hiçbir şey yapmaksızın seyirci olamayacağını vurguladı.
Türkiye’yi Batı kampında tutmayı yüksek hedef olarak belirleyen ABD, NATO ve AB’nin Türkiye’nin yasadışı hareketlerine ciddi bir tepki göstermediklerini kaydeden AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, uluslararası hukuka, deniz hukukuna, bölgedeki tüm devletlerin egemenliklerine ve egemenlik haklarına saygıya dayalı kapsamlı bir politikanın gerekli olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin saldırganlığının savuşturulması için ve yurdumuzda işgal ile bölünmeye son verilmesinden başka bir şey olmayan halkımızın en yüksek hedefinin öne çıkarılmasının başarılması için Avrupa-Türkiye ilişkilerinde yaşanan süreçleri Kıbrıs hükümetinin değerlendirmesi gerektiğini ifade eden Stefanu, Kıbrıs sorununun üzerinde anlaşmaya varılmış olan çerçeve temelinde çözümünün bölgedeki diğer sorunların çözümüne de katkıda bulunabileceğini belirtti.