AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu’nun Kathimerini gazetesinde yayınlanan röportajı
AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu Kathimerini gazetesinin sorularını yanıtladı.
Kathimerini gazetesinde yayınlanan kamuoyu yoklamasına göre, DİSİ ile AKEL arasındaki liderlik mücadelesinde AKEL’in az bir farkla önde olduğu ve bunun AKEL açısından birinci parti konumuna geri dönüş anlamına mı geldiği sorusuna yanıtında Stefanu “çeşitli veriler Milletvekilliği seçimlerine AKEL’in iyi bir başlangıç yaptığını gösteriyor. Bu da toplum içerisinde bugüne kadar yaptığımız çalışmaların karşılık bulduğunu gösteriyor. Ve biz çalışmalarımızı seçimleri hedefleyerek yapmıyoruz. Halktan aldığımızı halka geri kazandırıyoruz, çünkü AKEL budur. AKEL Meclis’te ne kadar güçlü olursa muhalefet olarak görevini o kadar iyi yapabilir. Örnek olarak şunu hatırlatmak isterim ki, bir milletvekili daha kazanmış olsaydık, bankaların aşırı kârlarının vergilendirilmesine ilişkin yasa tasarısı Meclis’te onaylanmış olacaktı. Seçimlerde partimize birincilik gelirse, hoş geldi sefa geldi, ama bizim için bu tek başına bir amaç değil” dedi.
“İki büyük parti de %30’un üzerinde oy oranına sahipken, şimdi %20’lerde seyretmeleri neyi gösteriyor?” sorusuna Stefanos Stefanu şu yanıtı verdi: “Bu durum, genel olarak son yıllarda insanların siyaseti algılama biçiminde yaşanan değişikliklerin bir sonucudur. İdeolojilerle ilgili olarak bir gevşeme söz konusu. Partilerin kötülenmesi ve sandığa gitmeme eğilimi sürüyor. İşte bu yüzden, geçmişi olan bazı partilerin bile bugün hayatta kalma mücadelesi verdiğini görüyoruz”.
“AKEL’in oy oranı nereye gitti?” sorusuna yanıtında Stefanu “AKEL’in büyük bir gerileme yaşadığı gerek 2016 gerekse 2021 seçim sonuçları hakkında yaptığımız analizler, partinin seçmen tabanının önemli bir bölümünün sandığa gitmeme yönünde hareket ettiğini gösteriyor. Ama bir de şu var: AKEL gibi dayanışma, sosyal adalet gibi ilkelere dayanan, kayırma-torpil ilişkileri mantığına girmeyen bir parti, özellikle günümüzde kapitalizmin ve neoliberal politikaların bireysel çıkarları ön planda tutup genelde halkın durumunu göz ardı ettiği bir dönemde, Kıbrıs toplumunun muhafazakarlaşmasından olumsuz yönde etkilenmektedir” diye konuştu.
AKEL’in sandığa gitmeyen seçmenlerini nasıl geri getirebileceği sorusuna ise Stefanos Stefanu Sosyoekonomik gündeme önem veriyoruz. Toplumun, özellikle emekçilerin, genç neslin ve kırılgan grupların sorunlarına ve ihtiyaçlarına odaklanıyoruz. AKEL ana muhalefet gücü olarak, halk yanlısı olmayan politikalara karşı set çekiyor ve aynı zamanda dar ve orta gelirli kesimleri destekleyen ve yurdumuzun çıkarlarını gözeten çözümler için çabalarını sürdürüyor” yanıtını verdi.
2028 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik işbirliği konusundaki soruyu da AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu Her şey zamanı gelince ele alıyoruz. Şimdi önümüzde Milletvekilliği seçimleri var. Partilerin seçim dönemindeki politikalarını, seçimlerin ardından ortaya çıkacak siyasi tabloyu ve programsal yakınlaşmaların olup olmayacağını göreceğiz. Vakti geldiğinde her şeyi değerlendireceğiz. Şu an bir şey söylemek için erken” diye yanıtladı.
Gazetecinin “DİKO ile AKEL arasındaki mesafenin arttığını iddia eden bazı DİKO yöneticilerinin, partilerinin DİSİ ile işbirliği yapması gerektiği yönündeki açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki sorusuna Stefanu “AKEL ne zaman iş birliği eli uzatsa bunu samimiyetle ve dürüstlükle yaptığını hatırlatırım. DİSİ ile işbirliği senaryolarını öne çıkaranlar acaba AKEL’in gösterdiği samimiyeti ve karşılığı görüp görmediklerini bir düşünsünler. Bunun ötesinde herkes kendi kararlarını alır ve toplum tarafından değerlendirilir. Biz yalnızca kendi adımıza karar veririz” yanıtını verdi.
“Bazı DİKO kadrolarının DİSİ’ye yönelmelerinin dışında, bu partinin Ortadoğu’ya ilişkin tutumu da var. Bunları nasıl yorumluyorsunuz?” sorusuna yanıtında Stefanos Stefanu “Bunlar DİKO’nun daha da sağa kaydığının göstergeleridir. Bunu pek çok kez Meclis’te de hissediyoruz. Örneğin DİKO, bankaların lehine DİSİ ile birlikte hareket etti ve bankaların elde ettikleri aşırı kârların vergilendirilmesi için AKEL’in önerdiği yasaya şiddetle karşı çıktı. Aynı tutumu, Kıbrıs-Yunanistan arasında elektrik bağlantısı hakkında Meclis’in denetiminin olması gibi diğer konularda da ortaya koydu. Öte yandan mesela yerel yönetim seçimlerinde olduğu gibi, karşılıklı anlayış ve işbirliği alanına giren konular da elbette var” şeklinde konuştu.
“AKEL değişimi 2028’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hedef olarak belirledi. Bunun kimle olacağı hakkında herhangi bir düşünce var mı?” sorusuna da Stefanu “Hayır. Biz tamamen Milletvekilliği seçimlerine odaklanmış durumdayız” yanıtını verdi.
Kendisinin aday olması gibi bir senaryonun var olup olmadığına ilişkin soruya yanıtında da “Şimdiden ne yapacağımızı söylememiz yanlış olur, çünkü önümüzde ne tüm siyasi tablo ne de güçler dengesi var. Ayrıca dışlamalara başlamak da yanlış olur. Milletvekilliği seçimlerinden sonra her şeyi önümüze koyup tartışacağız ve değişim ihtiyacını dikkate alarak, her zaman olduğu gibi, mümkün olan en büyük birliği sağlayacak koşulları yaratacak programsal yakınlaşmaları ve seçilme şansına sahip olacak kişileri aramaya başlayacağız”dedi.
Gazetecinin “Karşısında güçlü bir alternatif, yani değişimi sağlayacak bir kişi olmadığı sürece Cumhurbaşkanı Hristodulidis’in yeniden seçilme olasılığı devam ediyor” sözlerine cevaben Stefanu “Elbette Sayın Hristodoulidis’i ilgilendiren mesele ülkenin yönetimi değil, kendisinin yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi. Ancak onun rekor sürede toplumsal desteği kaybetmesinin nedenlerinden biri de bu. Sergilediği yönetim biçimiyle hükümetini Anastasiadis hükümetinin adeta bir yan kuruluşu haline getirdi” diye konuştu. Önceki hükümetin politikalarını sürdürdüğünü ve onun başaramadıklarını başarmak için göreve geldiğini Sayın Hristodulidis’in her fırsatta dile getirdiğini kaydeden AKEL Genel Sekreteri Cumhurbaşkanı’nın ve hükümetinin bunu başaramadığını, bunun tipik bir örneğinin de enerji alanında yaşandığını ve sonuç olarak ülkenin enerji kıtlığı ve güvensizliği içinde bulunduğunu dile getirdi.