SAFE programına Türkiye’nin katılımı için kapı kapandı, ama pencere açık kaldı
Brüksel’deki Zirve’nin ardından Cumhurbaşkanı Hristodulidis ve hükümeti SAFE programına Türkiye’nin katılımının engellendiğini her fırsatta ve her platformda vurgulamaktadır. SAFE programı Avrupa Birliği’ne üye devletlerin savunma ve silahlanma alanındaki yatırımlarını finanse etmeye yönelik bir fon programıdır.
Beyanlarda ve manşetlerde Türkiye’nin SAFE programına katılımına kapının kapatıldığı belirtiliyor olabilir, ancak pencere açık kalmış durumda ve Türkiye dolaylı yollardan programa katılımını çoktan garanti altına aldı.
Ankara, savunma sanayisinin Avrupa şirketleriyle işbirliklerini ve konsorsiyumlarını uzun zamandır güvence altına almış bulunuyor. Bu durum NATO’nun, AB üyesi bazı güçlü devletlerin teşvikiyle, aynı zamanda AB liderliğinin gösterdiği kabul edilemez toleransla gerçekleşmiştir.
Tüm Avrupa halkları gibi, Kıbrıs halkı da milyarlarca avronun aslında eğitime, sağlığa, sosyal politikalara, yeniliğe ve çevreye harcanması gerekirken, bunun yerine Avrupa ekonomisinin bir savaş ekonomisine dönüştürülmesine harcanmasının bedelini ödemek zorunda kalacaktır.
Bu çerçevede, Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarında hukuka aykırı olarak işgalini sürdüren Türkiye adeta ödüllendirilmektedir!