New York’taki görüşmeler çıkmazın aşılmasına yol açmadı, ancak çabayı canlı tuttu
New York’ta gerçekleştirilen gayri resmi görüşmeler, beklendiği üzere, Kıbrıs sorununun uzun süredir devam eden çıkmazının aşılmasına yol açmadı, ancak Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin katkısıyla çabayı canlı tuttu. Görüşmelerin Güven Arttırıcı Önlemler ve barikatlarda geçiş noktaları konusu etrafında geçmesi müzakerelerin yeniden başlatılması hedefinden ne kadar uzak olunduğunu gösteriyor.
AKEL Güven Arttırıcı Önlemler’in önemini takdir etmekle birlikte, müzakerelere 2017’de Crans Montana’da kalınan yerden devam edilmesi, varılan tüm yakınlaşmaların korunması ve müzakerelerin Guterres Çerçevesi temelinde kalan konular üzerine yapılması gerektiğini vurgulamakta ve bu hedefe odaklanılması gerektiğinin altını çizmektedir.
Bu zemin ve çerçevede ortaya kararlı tutum koyulması Türkiye’nin ve Kıbrıstürk liderliğinin BM kararları dışında ve halkımızın geleceği için tehlikeli olan “egemen eşitlik” ve iki devletli çözüm taleplerine de yanıt niteliğindedir.
Aynı zamanda AKEL, Kıbrısrum tarafının ve genel olarak Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kıbrıs sorununun çözümünün tüm taraflar için faydalı olabileceğini gösteren inisiyatifler alabileceğini ve alması gerektiğini vurgulamaktadır.
Kıbrıs sorununda kayda değer bir ilerleme olmamasından duyulan hayal kırıklığı, halkımızı çözüm hedefinden vazgeçmeye ve işgalci-taksimci statükoya razı olmaya yönlendirmemelidir. Kıbrıs sorununun çözümü, ülkemizin kurtuluşu ve yeniden birleşmesi yarınki nesillerin geleceği açısından şarttır.