İngiltere böylesi fikir ve önerilerde bulunma yetkisini kimden alıyor?
AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas İngiliz Yüksek Komiseri’nin “Kathimerini” gazetesinde yayınlanan röportajında dile getirdikleri hakkında yaptığı açıklamada, şunlara dikkat çekti:
- Müzakerelerin 2017’de kesintiye uğradığı yerden o zamana kadar varılan yakınlaşmalar ve Guterres Çerçevesi temelinde yeniden başlatılması konusundaki tutum, uluslararası toplumun tutumudur. BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri de dahil olmak üzere herkes bu konuda ısrar etmelidir. Kıbrıs sorununun çözüme kavuşturulması konusunda kim yardım etmek istiyorsa, çabasını ve inisiyatifini başka bir şeye değil, buna odaklamalıdır.
- İngiliz Yüksek Komiseri’nin iddia ettiğinin aksine, uzun yıllar süren görüşmelerin meyvesi olan müzakere müktesebatıyla, herkesin kabul ettiği gibi, 2017’de Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne kavuşulmasına ramak kalmıştı. Bu gerçekliğin aksine, üzerinde anlaşmaya varılan zeminin ve yakınlaşmaların ortadan kaldırılması üstelik de Türkiye ve Tatar’ın kabul edilemez tutumlarına rağmen kısmen de olsa tatmin edilmeleri için yapıldığında, “uzun ve sonuç vermeyen tartışmalara” yol açacaktır.
- Birleşmiş Milletler’in dahi böylesi bu trum ortaya koymadığı bir dönemde, bu süreçte arabulucu değil facilitator rolüne soyunan İngiltere’nin böylesi fikir ve önerilerde bulunması konusunda kimden yetki aldığı sorusu gündeme gelmektedir.
Bir yandan Tatar’ın kabul edilemez iki devletli çözümünde ısrarı, diğer yandan Anastasiadis’in BM kararları ve varılan yakınlaşmalar çerçevesi içinde ve dışında yalpalamaları çeşitli üçüncü kesimlerin taraflar arasında köprü kurmayan, bilakis köprüleri söken fikirleri ortaya attığı bir sahnenin oluşmasına yol açtı. Tüm bu yaşananlar Sayın Anastasiadis’in neden müzakere müktesebatına ikna edici ve kararlı bir şekilde pratikte bağlı kalması gerektiğini, aksi takdirde Aeolos’un çantasının açılacağını doğrulamaktadır.
AKEL, Kıbrıs sorununun çözümü için üzerinde mutabık kalınan zeminde değişik yapılmasından yana olmayacağını ve görüşmelerin 2017’de kesintiye uğradığı yerden yeniden başlatılması konusunda ısrar etmekten vazgeçmeyeceğini bir kez daha herkese duyurmaktadır.