Gelecek nesillere yönelik vizyon sahibi politikacılara ve politikalara ihtiyaç var
AKEL Kıbrıs Sorunu Bürosu Üyesi ve Yeniden Yakınlaşma Bürosu Sorumlusu İlias Dimitriu “Haravgi” gazetesinin sorularını yanıtladı.
“Sayın Holguin Kıbrıs sorununun siyasi eşitlik temelinde çözümünü hedefledikleri konusunda 2020’den bu yana iki lider arasında ilk kez net bir şekilde anlaşmaya varılmış olmasının küçümsenemeyecek bir başarı olduğunu belirtti. Bu durum, görüşmelerin yeniden başlaması yönünde olumlu bir adım atılması olasılığını arttırıyor mu?” sorusuna verdiği yanıtta Dimitriu “Siyasi eşitliğin müzakerelerin yeniden başlaması için temel bir ilke olduğu konusunda iki liderin hemfikir olmaları şüphesiz umut vericidir. Bunun önemi, siyasi eşitliğin, 1977’den beri iki tarafın uluslararası toplum önünde üstlendikleri taahhüdün temeli olan -konfederasyon veya iki devletli bir çözüme değil- federal bir çözüme işaret etmesinden kaynaklanmaktadır. Bunun aksine, ErsinTatar tarafından önceki yıllarda siyasi eşitlik yerine egemen eşitliğin öne çıkarılması iki devletli çözüme işaret ediyordu” dedi.
Ayrıca her iki liderin de görüşmelere 2017’de kalınan yerden devam edilmesinden söz etmelerinin de önemli olduğunun altını çizen İlias Dimitriu “Bu, Guterres çerçevesinin ve o zamana kadar varılan yakınlaşmaların benimsenmesi demektir. Yakınlaşmaların kaydedilmesi ve müzakerelerin yeniden başlatılması konusunda anlaşmaya varılırsa, geriye kalan tek şey, son milin de katedilip nihai anlaşmaya ulaşmak için gerekli siyasi iradenin gösterilmesidir” diye konuştu.
“Çözümün ana siyasi hedefinden sapmadan, iki taraf arasındaki güveni önemli ölçüde arttırabilecek olgun ve etkili olduğu düşünülen somut güven arttırıcı önlemler var mı?” sorusunu yanıtlarken İlias Dimitriu “Elbette var. Aslında, bu tür güven arttırıcı önlemler hem siyasi atmosferin iyileşmesine hem de birçok yurttaşımızın günlük sorunlarının çözümüne yardımcı olabilir. AKEL olarak son yıllarda Cumhurbaşkanı’na somut önerilerde bulunduk” dedikten sonra “Öncelikle, geçmişte görüşülen ve bizzat BM Genel Sekreteri’nin hayata geçirilmesi çağrısında bulunduğu güven arttırıcı önlemler var. New York’taki son liderler toplantısına kadar Piroi ve Mia Milia’daki geçiş noktalarının açılması konusunda anlaşmaya varılmasında önemli ilerleme kaydedildiğini hatırlatalım. Bu anlaşma, atılacak ilk önemli adım olabilir” diye ekledi.
Daha fazla güven arttırıcı önlemlerin öne çıkarılmasının İki Toplumlu Teknik Komitelerin desteklenmesi ve etkin çalışmasıyla da sağlanabileceğine işaret eden Dimitriu bu komitelerden bazılarının uzun süredir faaliyetsiz olduğunu ve hem yenilenmeye hem de çalışmalarının motive edilmesine ihtiyaç duyulduğunu da dile getirdi.
AKEL Kıbrıs Sorunu Bürosu Üyesi ve Yeniden Yakınlaşma Bürosu Sorumlusu İlias Dimitriu bu çerçevede, iki toplumlu “Imagine” programının yeniden başlatılması, geçiş noktalarındaki altyapı ve hizmetlerin iyileştirilmesi, Yeşil Hat Tüzüğü’nün güncellenmesi, ara bölgede fotovoltaik park kurulması gibi çeşitli güven arttırıcı önlemlerin öne çıkarılabileceğini de belirtti.
Kıbrısrum toplumunun gerek liderlik gerekse yurttaşlar düzeyinde, siyasi eşitliği ve iki bölgeli iki toplumlu federasyonu kabul etmeye ne kadar hazır olduğuna ilişkin soruya cevabında Dimitriu “Kıbrısrum liderliğinin siyasi eşitlikle ilgili kararları kabul etmeye hazır olup olmadığı görüşmeler sırasında pratikte gözükecektir. O zaman güvenilirliği de değerlendirilecektir; şimdiye kadar, en azından teorik düzeyde, siyasi eşitliği destekleyen ve görüşmelere Crans Montana’da kalınan yerden yeniden başlanması çağrısında bulunan bir tutum ortaya koydu” dedi. İlias Dimitriu Cumhurbaşkanı’nın üzerinde anlaşmaya varılmış olan çerçeve temelinde çözüm hedefine yönelik tutarlı olması koşuluyla, AKEL’in kendisine destek vermeye hazır olduğunu da dile getirdi.
Siyasi eşitliğin olacağı federal bir devletin kurulmasına Kıbrısrum toplumunun bir bölümünün şüpheyle yaklaştığının bir gerçek olduğunu ifade eden Dimitriu bu durumun yıllardır süren işgal, sahadaki yeni oldubittiler, çözüm bulma girişimlerinin başarısızlığı ve aşırı sağın siyasi gündeminin giderek normalmiş gibi gösterilmesiyle ilişkisiz olmadığını, bununla birlikte yapılan araştırmaların iki toplumda da çoğunluğun federal bir çözümü kabul etmeye hazır olduğunu gösterdiğini söyledi.
Bu noktada İlias Dimitriu, liderlerin ve siyasi güçlerin de sorumluluklarına işaret ederek federasyon çözümü hakkında bilgilendirme ve Kıbrıs halkında güven atmosferinin geliştirilmesi yönünde çalışılmasının gerekliliğine ve önemine işaret etti. Bunu başarmak için de gelecek seçimlere değil, gelecek nesillere yönelik vizyon sahibi politikacılara ve politikalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.