Home  |  Açıklamalar   |  AKEL’in 22. Kongresi’nin Kıbrıs sorunu hakkındaki bildirgesi

AKEL’in 22. Kongresi’nin Kıbrıs sorunu hakkındaki bildirgesi

Yurttaşlar,
Kıbrıslırumlar, Kıbrıslıtürkler, Maronitler, Ermeniler ve Latinler,
4-7 Haziran 2015 tarihinde Lefkoşa’da gerçekleştirilen AKEL’in 22. Kongresi Kıbrıs sorununun BM kararları ve üzerinde anlaşmaya varılan çerçeve temelinde çözümü için ortak mücadele, dostluk ve dayanışma selamlarını herkese göndermektedir.
1. Aslında 2010 Nisanından itibaren, uzun bir durgunluk döneminden sonra, Kıbrıs sorunu yeni bir hareketlilik dönemine girmektedir. Mustafa Akıncı’nın Kıbrıstürk toplumu liderliğine gelişi ihtiyatlı bir iyimserliği ve umudu tekrar getirmiştir. Sonuçta her şeyin değerlendirileceği yer müzakere masası olacaktır.
2. Kıbrıs sorununun çözümü çabasında en büyük sorumluluk Türkiye’dedir. Adada işgal ordularını tutan Türkiye’dir. Ankara’nın tutumunu köklü bir biçimde değiştirmesi ve BM’nin Kıbrıs hakkındaki kararlarında ve Yüksek Düzey Anlaşmaları’nda belirtildiği şekilde Kıbrıs sorununun çözümü yönünde yapıcı bir şekilde işbirliği içerisinde olması gerekmektedir.
3. Ortaya çıkan yeni ve umut veren koşullarda, hepimiz, uluslararası hukuku, Avrupa hukukunu, BM’nin Kıbrıs’la ilgili kararlarını ve Yüksek Düzey Anlaşmaları’nı dayanak alacak, karşılıklı olarak kabul edilecek, yaşayabilir ve işler olacak bir çözüm hedefine odaklanmaya çağrılmaktayız.
4. AKEL, kendini haklı çıkarma sendromları olmaksızın, partisel hesaplardan ve rövanşı alma niyetlerinden uzak bir şekilde hareket ederek, Kıbrıs sorununun çözümü için tek yol olan, müzakere sürecini sorumlulukla destekleyecektir. Halkın mümkün olabilecek en geniş birliği için ısrarla çalışacağız ve diğer siyasi güçleri de aynısını yapmaya çağırıyoruz.
5. Üzerinde anlaşmaya varılmış olan çözüm zemini Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu bir devlet yapısında tek egemenlikli, tek uluslararası kimlikli ve tek vatandaşlıklı bir devlettir.
6. Müzakere süreci sıfırdan başlamamalı, görüşmelerin müktesebatı ile Kıbrıs sorununun altı başlığından üçünde anlaşma mesafesine girilmesine sağlayan ve Hristofyas-Talat arasında varılan önemli görüş birlikleri dayanak alınmalıdır.
7. İki toplumunda endişelerine yanıt verecek, gerek bireysel gerekse toplumsal haklara saygı gösterecek, ülke ve halk için umut veren bir geleceği güvence altına alacak, ilerici gelişim, demokratik çağdaşlaşma, refah, barış içinde bir arada yaşama perspektifini ve öncelikle Kıbrıslıların tümünün çıkarlarına hizmet edecek bir geleceği sağlayacak ve karşılıklı olarak kabul edilecek bir uzlaşmayı hedefliyoruz.
8. Adaya yerleşimcilerin akışı devam etmektedir ve Kıbrıs sorununun olabildiğince kısa sürede çözümü Kıbrıstürk toplumunun varlığının ve kimliğinin devam etmesiyle yakından ilgilidir.
9. Toplu çözüm hedefinden uzaklaştırmayan, zaman kaybına yol açmayan, sonuca varıp varmayacağı şüpheli olmayan, süratle uygulanabilecek ve sonuç verecek güven arttırıcı önlemlerin ilerletilmesi doğru yönde bir adımı teşkil etmektedir. Böylesi önlemler müzakere sürecinin başarılı ilerlemesi ve böylece ülkenin ve halkın yeniden birleşmesi vizyonunun bu kez gerçeklik olması için daha uygun bir ortamı yaratabilirler.
10. Yeni uygun konjonktür iki toplumda da ilerici, barış yanlısı güçlere yeniden yakınlaşma için daha da yakın işbirliği içerisinde olmalarını dayatmaktadır. AKEL bütün Kıbrıslıları barış ve umut dolu bir geleceğe götürecek çözüm için Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin ortak mücadelesine ve her zaman olduğu gibi yeniden yakınlaşma politikasına canla başla bağlı kalmaya devam etmektedir.
11. İki toplumun da ilerici güçleri
• çözüm ilkeleri ve çerçevesinde tutarlı olmaya devam etmeli,
• dış faktörler tarafından geliştirilerek ve kullanılarak, ülkenin ve halkın büyük bir trajedi yaşamasına yol açan milliyetçiliğe ve şovenizme karşı mücadeleyi yoğunlaştırmalı,
• Akıncı’nın Kıbrıstürk toplumu liderliğine gelmesi ve müzakere sürecinin yeniden başlamasıyla bağlantılı olarak ortaya çıkan yeni konjonktürü değerlendirmeli, güven arttırıcı önlemleri ve toplumlar arası işbirliğini güçlendirmeli,
• Başta Halk Hareketi olmak üzere, halk tabanını direkt olarak ifade eden kuruluşları ve örgütleri dayanak alan ortak inisiyatiflerin geliştirilmesinde rollerini daha fazla arttırmalılar.
AKEL, uzun yılların mücadeleci, demokratik ve yurtsever tarihi sürecini dayanak alarak, çalışanların ve halkımızın çıkarlarına ve beklentilerine yanıt vermeye devam edeceğinin güvencesini tüm Kıbrıslılara vermektedir. Taksimci statükoya karşı mücadeleye yılmadan, yorulmadan devam edeceğiz ve özgür, yeniden birleşmiş, bütün yurttaşlarının ortak vatanı bir Kıbrıs için ortak mücadele, dostluk ve dayanışma bayraklarımızı daima yükseklerde tutacağız.

PREV

Komünist, işçi ve ilerici partilerin Kıbrıs halkıyla dayanışma mesajı

NEXT

AKEL'den HDP'ye Tebrik Mesajı