Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmeler hakkında AKEL M.K. Genel Sekreteri Andros Kiprianu tarafından yapılan açıklama
- Cumhurbaşkanı’ndan kendisine Cenevre’de refakat etmemiz için davetiye aldığımızda, Kıbrıs sorunu açısından bunun zor, kritik ve belirleyici bir buluşma olacağını biliyorduk. İki tarafın tezleri arasında var olan büyük mesafenin ek güçlüklere neden olacağını da biliyorduk. Sayın Anastasiadis’in zorluklarla dolu bu çabasına olumlu ve yapıcı bir biçimde katkıda bulunma hedefiyle oraya gitmeyi kararlaştırdık. Bu, yurtsever görevimizin gereğidir. İlk günden son güne kadar bu çerçevede yurdumuz ve halkımız karşısında sorumluluk hissiyle hareket ettik.
- Müzakereler, beklediğimiz gibi zor, sıkı ve meşakkatliydi. Bizim rolümüz, Kıbrısrum tarafının tezlerinin biçimlenmesinde Cumhurbaşkanı’na düşünce ve önerilerimizle yardımcı olmaktı. Gerek öze, gerekse sürece ilişkin sorunların aşılmasına katkıda bulunabilecek tezlerde, ilkeli tezlerimizde ısrar ederek bunu yaptık. Aynı zamanda Kıbrıslıtürk siyasal partilerle temaslarımızla, Kıbrıstürk toplumu liderliği tarafından tezlerimizin anlaşılması için katkıda bulunmaya çalıştık.
- Tüm güçlüklere rağmen, müzakereyle süreçte ileriye doğru adımların olması başarılabildi. Somut olarak:
- Toprak başlığıyla ilgili olarak, iki toplum tarafından haritalar sunuldu. Kıbrıstürk tarafının başlangıç önerisinin, büyük oranda toprağın Kıbrısrum yönetimi altına dönmesini öngörmesine rağmen, tatmin edici olmadığı bir gerçektir. Haritaların sunulmasıyla, belirlenen hedeflere sıkı müzakereler sonucunda ulaşılabilmesinin başarılmasının perspektifi açılmaktadır.
- Garantileri ve askersizleştirmeyi içeren güvenlik konuları hakkında özlü görüşme başlamaktadır. Bu konuda tarafların başlangıç tezlerinin birbirlerine zıt olduğu çok iyi bilinmektedir. Mevcut garantiler sisteminin geçmişe yapışıp kalma olduğu yönünde BM Güvenlik Konseyi ve Avrupa Birliği üyesi çok sayıda devletin ifade etmiş oldukları tezlerle, Türkiye’nin bu konuyu tartışmayı kabul etmiş olması olumlu sonuca ulaşılması açısından temkinli bir iyimserliğe yol açmaktadır. Sıkı çalışmayla ve bu yönde sunulan her desteğin değerlendirilmesiyle bu başarılabilir.
- İkincil önemde konularla ilgili olsa da, Yönetim başlığında da ilerleme sağlanması başarıldı.
- Halk içerisinde endişeler saçan çeşitli öngörülerin çürütülmüş olması da önemlidir. Cenevre sürecinin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tanınmışlığına son verilmesine ve Kıbrıstürk toplumunun konumunun yükseltileceğine yol açacağı söylemi adeta kâğıttan bir kale gibi çökmüştür. BM Genel Sekreteri Guterres defalarca Kıbrıs Cumhuriyeti’ne ve iki topluma atıfta bulundu. Kimilerince tehlike tellallığı gelecekte de ne kadar tekrarlanırsa tekrarlansın, giderek daha az sayıda insan tarafından inanılır olacaktır.
- Güvenlik konuları hakkında diyaloğa somut süreç temelinde devam edilmesine ilişkin karar olumlu bir gelişmeyi teşkil etmektedir. Aynı esnada tarafımızca iyi hazırlık yapılmasını ve Yunanistan hükümetiyle armonik bir işbirliğini gerektirmektedir. Ayrıca önerimizin içeriği hakkında uluslararası toplumun bilgilendirilmesine devam edilmesini de gerektirmektedir.
- Bu diyaloğun başarılı ihtimalinin olması için bu çabada önemli “oyuncuların” tahrik edici beyanlardan kaçınmaları şarttır.
- Yurdumuzun yeniden birleşmesine götürecek anlaşmanın başarılmasının yolu zorluklar ve engellerle doludur. Bu yolda başarıyla ilerleyebilmemiz olanağının en büyük noktaya ulaşabilmesi için çözüm ilkelerinde ısrarla, sürece ilişkin olarak esneklikle, içte birlikle, kolektiflikle ve sorumlulukla hareket edilmesi gerekmektedir. AKEL bu ilkelerle hareket ederek ve ortaya koyulan çabalara katkıda bulunarak, ön yargılardan ve küçük partisel hesaplardan uzak bir şekilde, yurtseverlikle çalışmaya devam edecektir.
- AKEL Kıbrıs halkını çözümün başarılması için ortaya koyulan çabayı desteklemeye çağırmaktadır. Demagojik, zeminsiz ve zararlı söylemleri reddederek, Ulusal Konsey’in yıllardır var olan tezleri etrafında birlik olmaya çağırmaktadır. Çözümsüzlüğün Kıbrıs Cumhuriyeti’nin korunması anlamına gelmediğini anlamaya çağırmaktadır. Bilakis adil, işler ve yaşayabilir çözüme ulaşılamamasının sürüp gitmesinin, adeta bir bataklık işlevi göreceğini, Kıbrıs’ın ve Kıbrıs halkının geleceği açısından büyük tehlikelere gebe olduğunu herkes anlamalıdır.
- AKEL sorumluluk, ciddiyet ve yurtseverlikle müzakere sürecini ve çözümün başarılması çabasını desteklemeye devam edecektir. Kıbrısrum toplumunda ve Kıbrıstürk toplumunda ortak vatanımız için, Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin kalıcı güvenlik, barış ve işbirliği koşullarında birlikte ilerleyecekleri özgür ve yeniden birleşmiş vatan için aynı vizyonu paylaşan herkesle işbirliği içerisinde bunu hedefleyecektir.
14.1.2017