Siyah minibüs davasının sonucu: Suçluları olmayan bir suç!

 

Ülke sokaklarında kontrolsüz bir şekilde binlerce yurttaşın telefon konuşmalarını takip ederek dolaşan siyah minibüsün karanlık davası sadece şirkete 76 bin avroluk adeta sırtını okşayan bir cezanın verilmesiyle sına erdi. Bu davanın böyle sonuçlanması yaşanan büyük skandalların neredeyse cezasız kaldığını bir kez daha teyit ettiği için ülkede hukukun üstünlüğü açısından utanç verici bir olay olarak kaydedildi. Hükümet ve Başsavcı bariz bir şekilde teşhir oldu. İsrailli Tal Dillian ve diğer iki kişinin beraat etmeleri konusu cevapsız kaldı ve siyah minibüs davası da suçluların olmadığı bir suç haline geldi.

 

Kıbrıs halkı bu siyah minibüsün ve ardındaki mekanizmanın yasa dışı faaliyetlerinin ülkemizde hukukun üstünlüğüne, ülkenin ulusal güvenliğine, demokrasiye ve insan haklarına bir darbe olduğu çok iyi bilmektedir.

 

Halkımız yurdumuzun casusluk, takip ve kitlesel dinleme faaliyetlerine açık ve bu tür yasa dışı hareketlerin cezalandırılmadığı bir ülke olmasını istememektedir. Anastasiadis-DİSİ hükümetinin ardında bırakacakları itibarını yitirmiş bir devlet ve çökertilmiş kurumlar olacaktır.