Yurdumuzu İşgal ve Taksimden Kurtarmanın Tek Yolu Kıbrıs Sorununun Çözümüdür
Yasadışı devletin liderinin ve bazı yetkililerinin pasaportlarının lağvedilmesi yönünde Bakanlar Kurulu tarafından alınan karar hakkında AKEL tarafından yapılan açıklamada, bu kararın da Türkiye’nin yurdumuz aleyhine taksimci planlarını savuşturmaya yönelik girişimlerden ziyade, Nikos Anastasiadis ve hükümetinin daha çok iç politikaya yönelik iletişim hamlelerinde bulunduğunu göstermekte olduğu dile getirildi.
Yasadışı devletin liderinin ve bazı yetkililerinin pasaportlarının lağvedilmesinin tam tersi sonuçlara yol açacağını DİSİ Basın Sözcüsü’nün bile dile getirdiğine işaret ettiği açıklamasında AKEL, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AİHM’e 5. Başvurusu’na da değinerek, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Türkiye aleyhine halihazırda dört dava daha açmış olduğu göz önüne alındığında, bu yeni başvurunun hukuki arka planının yanı sıra Türkiye’nin hukuk dışı hareketleriyle ilgili olarak işgalci güç açısından ne gibi bedellere yol açmasının beklendiği konusunda da Cumhurbaşkanı tarafından bilgilendirilmeyi beklediğini kaydederek, yalnızca hukuki başvuruların yurdumuzu işgalden kurtarabileceği yanılsamasının geliştirilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
AKEL açıklamasında, durumun nereye doğru gittiği ve yurdumuzun geleceğinin ne olacağı konusunda herkesin -ve en başta da Nikos Anastasiadis’in- düşünmesinin zamanının geldiğini vurgulayarak; zamana oynama, yalpalamalar ve iletişim oyunları zamanının olmadığını belirtti.
AKEL açıklamasında, “Kıbrıs’ın aleyhine yeni oldubittileri önlemenin, yurdumuzu işgal ve taksimden kurtarmanın tek yolu, Kıbrıs sorununun üzerinde anlaşmaya varılmış olan temel ve çerçevede çözümüdür. Görüşmelerin 2017’de Crans Montana’da kesintiye uğradığı yerden yeniden başlayabilmesi hedefiyle Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in -ikna edici ve kararlı- inisiyatifler üstlenerek odaklanması gereken nokta budur” diyerek, Kıbrısrum tarafının nasıl hareket etmesi gerektiğine ilişkin AKEL’in kendisine sunduğu öneriyi bir kez daha hatırlattı.