Home  |  Açıklamalar   |  Kiprianu: Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin geleceğe umutla bakabilmelerinin tek yolu çözümdür

Kiprianu: Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin geleceğe umutla bakabilmelerinin tek yolu çözümdür

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu Yunanistan’da yayınlanan “Efsin” gazetesinde yer alan röportajında, Kıbrıs sorununun derin çıkmazda olduğu ve statükonun sürdürülebilir olmadığı yönünde BM’nin uyarılarda bulunmasının alışılmış felaket tellallığı mı yoksa başka bir şey mi sorusuna verdiği yanıtta  “statükonun sürdürülebilir olmadığını bize başka birisinin göstermesi gerekmiyor. Çünkü biz bunu her gün yaşıyoruz. Küçük bir yurtta kontrol dışı bir biçimde nüfus taşınan ve silahlandırılan bir yapıyla yan yana yaşıyoruz. Kendi yurdumuzun içinde Türkiye ile sınırlarımız olduğunda, bir gün gelecek durum patlayacak” dedi.

Kıbrıs sorunun çözümü yönünde “son milin” katedilmesi yönünde isteğin neden olmadığı ve Kıbrıs’ın bu kısır döngüden nasıl çıkacağı sorusuna verdiği yanıtta Kiprianu “öncelikli olanın 2014 Ortak Açıklaması, Crans Montana’ya kadar varılan görüş birlikleri ve 30 Haziran Guterres Çerçevesi temelinde Kıbrıs sorununun çözümü için görüşmelerin Crans Montana’da kesintiye uğradığı yerden yeniden başlaması olduğunda AKEL ısrar ediyor. Anlaşmanın uygulanması hakkındaki gayri resmi belgenin de müzakere zeminin parçası olması gerektiğinde AKEL olarak ısrar ettik. Ekim’de işgal altındaki bölgede yapılacak seçimlere kadar durumda ilerleme sağlanamayabilir. Ama BM Genel Sekreteri’nin kısa bir süre önce tekrarladığı çağrılarında da belirttiği gibi önümüzdeki bu sürenin kaybedilmemesi, müzakerelere hazırlık ve atmosferin iyileştirilmesi için değerlendirilmesi gerekir. Yeniden birleşmenin avantajlarının yurttaşlara sunulması için inisiyatifler üstlenilerek, üzerinde anlaşmaya varılanlar ve hedeflenen çözümün hususlarının detaylı bir biçimde anlatılması için değerlendirilmesi gerekir. Bunlar zaten çoktan yapılmış olması gerekirdi. Ancak havayı değiştirip çözüm yönünde ilerleme kararlılığımızı ortaya koymamız için bunların yapılması, içinde bulunduğumuz koşullarda daha da zaruridir” dedi.

Andros Kiprianu, çözümün Türkiye’nin askerlerinin ve garantilerinin adadan gideceğini ve Kıbrıslıların özgür bir şekilde kendi yurtlarının gerçek efendisi olmasını öngörmesi gerektiğini ve bunun da BM’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde iki toplumun siyasi eşitliğinin, tek egemenliğin, tek vatandaşlığın, tek uluslararası kimliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federasyon temelinde çözümden başka bir şey olamayacağını vurguladı. Kiprianu Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin kendilerinin ve çocuklarının geleceklerine umutla bakabilmelerinin tek yolunun çözüm olduğunu belirtti.

Kiprianu: Havayı Değiştirelim, Çözüm İçin Kararlılığımızı Gösterelim

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu gazetecinin “teorik olarak Kıbrıslırum liderliği iki bölgeli iki toplumlu federal çözüme bağlı, ancak lafta denilen pratikte yapılandan farklı. Kimler taksimle flört ediyor ve bunlar iki toplumda da kamuoyunda ne kadar yankı buluyor?” şeklindeki sorusuna “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin resmi tezi iki bölgeli iki toplumlu çözümdür. Bu tezi terk etmiş, reddetmiş olan bazı siyasi partiler var. Bizim anlayışımıza göre önümüzdeki ikilem federasyon ya da taksimdir. Federasyon çözümü istila ve işgalin yol açtıklarına son verip Kıbrıslırumların, Kıbrıslıtürklerin, Maronitlerin, Ermenilerin ve Latinlerin, tüm Kıbrıs halkının geleceğe umutla bakması, barış içerisindeki ortak vatanda geleceklerini birlikte inşa etmesi, ilerleme ve refah için çalışması imkânını verecektir. Diğer yanda taksim ise yeni acıların ve felaketlerin başlangıcı demektir” yanıtını verdi.

Gazetecinin “Federal bir yeniden birleşme ne kadar geçerli ve güncel? Kimileri iktidarı paylaşan iki toplumdan biri olmaktansa yarım da olsa Kıbrıslırum ama tanınan devlet olmanın daha iyi olduğunu söylüyor” demesi üzerine Kiprianu “onların anlamadıkları şey, yurdumuzun yarısının bile kalmayacağıdır. Çünkü Türkiye taksimi başarırsa önüne geçilemeyecek bir şekilde yavaş yavaş yayılmak isteyecek. Nereye yayılacak? Özgür bölgelere. Böylesi anlayışlar tehlikelidir. Sadece istilanın hedefine hizmet eder” dedi.

“AB zirvesi öncesinde Avrupalılardan Türkiye’ye ilişkin ne bekliyorsunuz?” sorusuna yanıtında da Kiprianu “Sn. Anastasiadis ciddi yaptırımlar gerektiğinden söz ediyor. Bizim değerlendirmemiz etkili olacak böylesi yaptırımların olamayacağı yönündedir. AB onlarca yıldır Rusya’ya yaptırımlar uyguluyor ama hiçbir değişiklik görmedik. Türkiye tarafından herhangi bir şeyin değiştiğini gördük mü? Tek yaptıkları AB yurttaşlarının adalet duygusunu tatmin etmek, yani önemli sonuçlar getirmiyorlar. Bu nedenle biz önceliğin, gerilimin düşürülmesi ve Türkiye’nin yol açtığı sorunlar hakkında Yunanistan’la anlamlı bir diyalog için gerekli koşulların yaratılması ve aynı zamanda Kıbrıs sorununun çözümü için BM himayesinde görüşmelerin yeniden başlaması olduğu görüşündeyiz” ifadelerini kullandı.

“Erdoğan’ın Türkiye’siyle çözümlere ulaşılabilir mi? Yoksa ezeli düşmanlar olmaya mahkûm olarak daha beterlerine mi hazırlanmalıyız?” sorusuna verdiği yanıtta AKEL Genel Sekreteri Kiprianu “Kıbrıs sorununun çözümü için görüşmelere gitmekten başka yol, başka seçenek yok. Yurdumuzun yarısını işgal eden ne İsveç’tir, ne de Kanada’dır. Türkiye’dir. Ve bu nedenle de onlarla görüşmeliyiz. Görüşmediğimiz takdirde taksimin yolu açılır” dedi.  Kiprianu, bugün önemli olanın, BM Genel Sekreteri’nin çağrılarında da belirttiği gibi, Ekim’de Kıbrıslıtürk toplumunda yapılacak seçimlerin ardından başlayacak müzakereler için hazırlık ve atmosferin iyileştirilmesi, havanın değiştirilmesi ve çözüm için kararlılığın gösterilmesi olduğunu kaydetti.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu gazetecinin Kıbrıs’ta bugün geçiş ve iletişim noktalarının neredeyse kapalı olduğunu söyleyerek ve bunun da taksimden başka neyin mesajını verdiğini sorması üzerine, tel örgülerin, barikatların bölünme ve taksim mesajı verdiğine işaret ederek “bizim değişmeyen hedefimiz tel örgüler ve barikatların olmayacağı bir Kıbrıs’tır” yanıtını verdi. Gazetecinin “kim güven ve işbirliği istemiyor?” sorusuna da Kiprianu “tel örgülerin iki tarafındaki milliyetçilik ve şovenizm” diyerek bunun karşısında AKEL’in, yeniden yakınlaşma hareketinin on yıllar boyunca attığı adımlar, gerçekleştirdiği çalışmalarla pek çok şeyin, üstelik de zor yıllarda başarıldığını ifade etti.

11 Ekim’de yapılacak seçimlerin ne kadar önem taşıdığına ilişkin soruyu Andros Kiprianu, söylemiyle de, pratiğiyle de Kıbrıs sorununun çözümünü kabul eden bir Kıbrıslıtürk toplum lideriyle görüşmelerin yapılmasının çok büyük önem taşıdığını vurguladı. Gazetecinin “ha Akıncı, ha Tatar diyenlere ne diyorsunuz?” sorusuna ise Kiprianu “Sn.Tatar’ı Sn. Akıncı’dan ayıran olumsuz görüşleri biliniyor. Nasıl Kıbrıslırum toplumunda herkes aynı değilse, Kıbrıslıtürk toplumunda da herkes aynı değil” yanıtını verdi.

PREV

Kış Dönemi Yaklaştıkça Pandeminin Etkileri Emekçilerin Büyük Bir Kesimi Açısından Daha Acı Verici Olacak

NEXT

Yoldaş Haris Kiriakidis'in Tüm Ailesine En İçten Taziyelerimizi Sunuyoruz