Home  |  Açıklamalar   |  Çelebis: Anastasiadis’in Crans Montana Sonrasında Sürdürdüğü Tutumu Kökten Gözden Geçirmesi Gerekir

Çelebis: Anastasiadis’in Crans Montana Sonrasında Sürdürdüğü Tutumu Kökten Gözden Geçirmesi Gerekir

AKEL Politbüro üyesi ve Kıbrıs Sorunu Bürosu Sorumlusu Tumazos Çelebis Haravgi gazetesinde yayınlanan röportajında, Kıbrıslıtürk toplumunda yapılacak seçimlerin ertesi gününün özellikle önemli olacağını ve seçimleri kazananın ve aynı zamanda Türkiye’nin müzakere sürecinin yeniden başlaması yönünde BM’nin beklenen davetinin olası reddedilmesinden sorumlu tutulmak istemeyeceğini belirtti.

Federal çözümü reddeden adaylardan birinin kazanması durumunda herhangi bir müzakere sürecinin olumlu perspektiflerinin olmayacağını belirten Çelebis, iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümünü hedefleyen adaylardan birinin kazanmasının da yeterli olmadığını Kıbrısrum tarafının da rota değiştirmesi gerektiğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Anastasiadis’in Crans Montana sonrasında sürdürdüğü tutumu kökten gözden geçirmesinin gerekeceğini ifade eden Çelebis, müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlamasına hazır olduğunu ifade etmesinin yeterli olmadığını, bunu gerçekten kastetmesi ve hedeflemesi gerektiğini söyledi.

Sn. Anastasiadis’in bir yandan kalınan yerden devam edilmesinden söz edip, diğer yandan mevcut görüş birliklerini ortadan kaldıran ve hatta siyasi eşitliği reddettiği kanaati yaratan “yeni fikirler” öne sürmesinin ikna edici olmadığının altını çizen Tumazos Çelebis, elbette ki Türkiye’nin kabul edilemez provokasyonlarını sürdürdüğü koşullarda müzakerelerin yapılamayacağını da kaydetti.

Kıbrıs sorununda uluslararası toplumun oynadığı role de değinen Çelebis, Genel Sekreteri aracılığıyla BM’nin Kıbrıs sorununun çözümü çabalarına devam edeceğini duyurduğunu hatırlatarak, pek çok şeyin AB’nin ve Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin tutumuna da bağlı olacağını ifade etti. Tumazos Çelebis, sonuç olarak, Crans Montana’da kalınan yerden devam edilmesi gerektiği tezinde samimiyetle ısrar edersek, bunun sadece fayda sağlayacağını belirterek, BM Genel Sekreteri’nin sorumlulukları Türkiye’ye değil, iki lidere yükleyen raporlarıyla hemfikir olup olmamaktan bağımsız, mevcut olan tablonun bu olduğunu ve bu tablonun yakın gelecekte değişmesinin tartışılmaz bir gereksinim olduğunu vurguladı.

AKEL Politbüro üyesi ve Kıbrıs Sorunu Bürosu Sorumlusu Tumazos Çelebis, BM’nin Guterres Çerçevesi ve mevcut görüş birlikleriyle ilerleme gibi bazı önkoşullar koyduğunu, dolayısıyla Kıbrıs sorununun çözüm çabalarını genel ve belirsiz bir şekilde desteklemeye devam etmeyeceğini belirtti.

PREV

Kellaki Köyündeki Caddeye Dimitris Hristofyas’ın Adı Verildi

NEXT

Sadece Kapsamlı Bir Çözüm Çerçevesinde Yurdumuzun Kurtuluşu ve Yeniden Birleşmesi Barış ve Güvenlik İçerisinde Bir Geleceğin Garantisi Olabilir