Kellaki Köyündeki Caddeye Dimitris Hristofyas’ın Adı Verildi
Limasol’un Kellaki köyündeki caddeye Dimitris Hristofyas’ın adının verilmesi üzerine yapılan etkinlikte konuşan AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, bu inisiyatifinden dolayı Prastiyo ve Kellaki Köy Meclisi’ne içten teşekkürlerini dile getirerek, bu inisiyatifle Dimitris Hristofyas’ın anısının, faaliyetlerinin ve hizmetlerinin onurlandırıldığını dile getirdi.
Hristofyas’ın Halk Hareketi ve Kıbrıs açısından önemine işaret eden Kiprianu, onun hayatı boyunca birinci amacının kuşkusuz Kıbrıs sorununun çözümü olduğunu söyledi. Daha gençlik yıllarından itibaren önce Sol’un gençlik örgütünün, sonrasında partinin liderliğinde olduğu yıllarda halkımızın yeniden yakınlaşması ve Kıbrıs sorununun çözümü için cesur adımlar atmakta tereddüt etmeyen Dimitris Hristofyas’ın çok zor dönemlerden geçilirken “Kıbrıslıtürkler düşmanımız değil, Kıbrıslıtürkler kardeşlerimizdir” sloganıyla halkımızın barışması, ortak geleceğini birlikte inşa etmesi mesajını verdiğini hatırlattı. Daha sonra müzakere masasında yer aldığında da ilkeleri terk etmeksizin önemli başarılar kaydettiğini söyleyen Andros Kiprianu, ideolojik ve politik olarak rakip kampta bulunan bir insanın, bugün hayatta olmayan Alekos Markidis’in Dimitris’e veda ederken “ardında tüm Kıbrıs için çok önemli, değerli ve yararlı görüş birlikleri bıraktı. Dilerim bunlar kaybolmaz. Haksız yere ona yapılan suçlamalardan tarih onu aklayacaktır” dediğini hatırlatarak, bu görüş birliklerine karşı Sn. Anastasiadis’in, DİSİ’nin ve başkalarının savaş açtığını ancak Kıbrıs’ın MEB’inde ilk Türk gemileri göründüğünde, Kıbrıs’ın korunması için Sn. Anastasiadis’in doğalgaz ve deniz bölgeleri hakkındaki görüş birliklerine sarılmaya koştuğuna işaret etti. Hristofyas’ın barış ve yeniden birleşmenin Kıbrıs’ını vizyon edindiğini ve yoldaşlarıyla birlikte bu vizyonu ete kemiğe büründürdüğünü belirten AKEL Genel Sekreteri, bunun somut ifadesinin de işgali ve garantileri sonlandıracak, ülkeyi ve halkı yeniden birleştirecek, Kıbrıslıların tümünün insan haklarını ve temel özgürlüklerini güvence altına alacak iki bölgeli iki toplumlu federasyon olduğunu vurguladı.
Kiprianu, Kıbrıs’ın nasıl kurtulabileceği ve halkımızın kendi yurdunda nasıl yaşamda kalabileceği hakkında halka samimiyetle konuşan Hristofyas’ın hükümette olduğu dönemde eğitim ve toplumda barış içerisinde birlikte var olma anlayışının geliştirilmesini hedef olarak koyduğunu söyledi. Andros Kiprianu, Hristofyas’ın bir lider ve siyasi şahsiyet olarak uluslararası toplumun da güvenini kazandığını ve ülkedeki ekonomik modelin sınırlarını zorladığı bir dönemde yeni bir pencere açarak, enerji alanında ülkeye yeni bir perspektif sunduğunu hatırlattı. Hristofyas’ın tarihe emekçileri, ihtiyaç içerisinde olanları savunan, özelleştirmelere karşı direnen lider olarak geçeceğini söyleyen Kiprianu, Hristofyas’ın dönemin koşullarının ve ihtiyaçlarının analizini yaparak ortaya koyduğu siyasal görüşlerle eyleme geçtiğini, nitekim Sovyetler Birliği’nin dağılmasından dünyanın sarsıldığı bir dönemde Hristofyas ve diğer yoldaşların liderliğinde AKEL’in önemli kararlar alarak büyük değişimler yapma cesaretini gösterdiğini vurguladı.
Dimitris Hristofyas’ın gerek AKEL Genel Sekreteri, gerek Meclis Başkanı, gerekse Cumhurbaşkanı olarak kültür insanlarıyla sürekli diyaloğu aracılığıyla kültür alanında da ardında çalışmalar bıraktığını belirten Kiprianu, Hristofyas’ın politikacı ve insan olarak başardıkları hakkında saatlerce konuşabileceğini, onun çok karakteristik bir özelliğinin de binlerce insan içerisinde birkaç dakikalığına karşılaştığı bir kişiyi yıllar sonra kendisiyle karşılaştığında adıyla, işiyle, ailesinin durumu ve yaşadığı sorunuyla hatırlayabilmesi olduğunu dile getirdi. AKEL’in ve emekçilerin kendisine duydukları güveni Hristofyas’ın en iyi biçimiyle onurlandırdığını, onun tüm siyasal yaşamı boyunca kimleri temsil ettiğini ve kimlerin haklarını savunduğunu bilerek, Kıbrıs’ı ve insanlarını yürekten severek hareket ettiğinin altınızı çizen Andros Kiprianu, onun uğrunda mücadele ettikleri için, yeniden birleşme-barış-halkımızın ilerlemesi ve sosyal adalet için mücadeleye devam edeceğimiz sözünü bir kez daha dile getirdi.